"" için 445 öge bulundu
- Kuzey Kore: İlk casus uydusunu başarıyla yörüngeye yerleştirdik
Kuzey Kore'nin gönderdiğini açıkladığı casus uydu, Rusya Devlet Başkanı Putin'in Pyongyang'a uydu yapımına yardımcı olma sözü verdiği görüşmeden bu yana ilk fırlatış oldu Kuzey Kore ilk casus uydusunu başarıyla yörüngeye yerleştirdiğini açıkladı ve yakın gelecekte daha fazlasını fırlatma sözü vererek Amerika Birleşik Devletleri ve müttefiklerinin uluslararası kınamalarına meydan okudu. Kuzey Kore haber ajansı KCNA, Malligyong-1 uydusunun Sohae uydu fırlatma tesisinden Chollima-1 roketiyle yerel saatle 10:42'de fırlatıldığını ve saat 10:54'te yörüngeye girdiğini aktardı. Fırlatışı Kuzey Kore lideri Kim Jong Un'un da izlediği bildirildi. Haberde, Kuzey Kore uzay ajansının yakın gelecekte Güney Kore ve Kuzey Kore silahlı kuvvetlerinin ilgi duyduğu diğer bölgeler üzerinde gözetleme kabiliyetlerini sürdürmek için çok sayıda casus uydu göndereceği belirtildi.
- Japonya'daki bir kazı alanında 100 binden fazla antik sikke keşfedildi
İncelenen en eski sikke Ban Liang (M.Ö. 175 yılı) Çin imparatorluğu dönemine dayanan bronz bir sikke. En yenisi ise 1256 yılına tarihleniyor. Japon arkeologlar 3 Kasım'da ülkenin orta kesimindeki Gunma Eyaleti'nin Maebaşi kentinde bir kazı alanında 100 bin adet antik sikkeden oluşan bir hazine buldu. Asahi Şimbun gazetesinin haberine göre sikkeler bir şirketin fabrika inşa etmeyi planladığı alanda yapılan kazı sırasında bulundu. Habere göre, arkeologlar her biri 100 parça içeren 1060 deste sikke buldu. Sikkeler hasır ipiyle paketlenmişti. Kazı alanının yayınlanan bir fotoğrafında yüzlerce gri, yuvarlak nesne ve bazılarının ortasında büyük bir delik görülüyor. Medyaya göre kazı alanında başka kalıntılar da bulundu. Yapılan araştırmada arkeologlar bazı sikkelerin Çin'e kadar uzandığını ve yaklaşık 2 bin yıllık geçmişe sahip olduğunu tespit etti. Şu ana kadar 334 sikke incelenirken sikkelerin en az 44 farklı döneme ait olduğu tespit edildi. İncelenen en eski sikke Ban Liang (M.Ö. 175 yılı) Çin imparatorluğu dönemine dayanan bronz bir sikke. En yenisi ise 1256 yılına tarihleniyor. Bulunan en eski sikkenin üzerinde "Ban" ve "Liang" kelimeleri kazınmış, ortasında bir delik bulunuyor. "Ban Liang", Çin imparatorluğunun ilk birleşik para birimi olarak biliniyor. İtalya'da geçtiğimiz günlerde amatör bir dalgıç bir gemi enkazında 30 bin ila 50 bin antik Roma sikkesi bulmuştu.
- Adalet Bakanı Tunç 60'tan fazla maddeden oluşan bir yargı paketi üzerinde çalışıyoruz dedi
Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, 60'tan fazla maddeden oluşan bir yargı paketi üzerinde çalıştıklarını bildirdi. Tunç, Türkiye İnsan Hakları ve Eşitlik Kurumunca (TİHEK) Türkiye Barolar Birliği (TBB) Konukevi'nde düzenlenen "Küresel İnsan Hakları Siyaseti-İnsani Trajediler, Değerler Yitimi ve Sistemsel Çöküş Sempozyumu"nun ardından gazetecilerin sorularını yanıtladı. Bakan Tunç, Avrupa Parlamentosunun Türkiye Daimi Raportörü Nacho Sanchez Amor'un Gezi Parkı davasında ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırılan Osman Kavala'yı ziyaretine ilişkin değerlendirmesinin sorulması üzerine, davayla ilgili Türkiye'de verilen yargı kararı bulunduğunu, kararın Yargıtay tarafından onanıp kesinleştiğini hatırlattı. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin (AİHM) bu konuya ilişkin tavrının başından beri belli olduğunu anlatan Tunç, şunları söyledi: "Orada nasıl bir siyasi süreç işlediğini hep beraber görüyoruz. AİHM, konuyu maalesef yargı boyutunun dışında tartışıyor. Dosyadaki deliller, işlenen suç, suçun mahiyeti, 10 yıl öncesini hatırlarsak Gezi olaylarının nasıl bir şiddet olayı olduğunu hep beraber yaşamıştık. Bir kalkışma hareketi söz konusuydu. Bu da Türk yargısı tarafından delilleriyle tespit edildi. Bağımsız yargımız kararını verdi. Yargıtay tarafından onandı. Dolayısıyla böyle bir süreç söz konusu. Bakanlar Komitesindeki görüşmeler devam ediyor. Yani o süreç kendi mecrasında sürüyor. Biz de Adalet Bakanlığı olarak Bakanlar Komitesinde görüşlerimizi ifade ediyoruz. Burada Türkiye'nin haklılığını ve bağımsız ve tarafsız Türk yargısının vermiş olduğu karara saygı duyulmasını, bu konunun siyasallaştırılmaması gerektiğini ifade ediyoruz." "Uluslararası Ceza Mahkemesinin elinde yeterli delil var" Uluslararası Ceza Mahkemesinin (UCM), Gazze'ye ulaştırılan yardımların kasten engellenmesini savaş suçu olarak değerlendirilebileceği uyarısının sorulması üzerine Tunç, İsrail'in Gazze'de toplu katliam uyguladığını dile getirdi. Soykırım Sözleşmesi'ndeki tüm unsurların Gazze'de gerçekleştiğini ifade eden Tunç, bölgede insanlık suçu işlendiğini bildirdi. UCM'deki İsrail'e aleyhinde 2019'da açılan soruşturmanın hala sonuçlanmadığını belirten Tunç, şöyle devam etti: "UCM'in elinde yeterli delil var. Soruşturma savcısının elinde İsrail'in bu katliamları gerçekleştirdiğine, savaş suçu işlediğine yönelik deliller var. Soruşturmanın 2019'dan bu yana uzaması manidar. Gazze'de 2 aydır süren bu katliamda ortaya çıkan deliller de aşikar. UCM'nin, başta Başsavcı Kerim Han olmak üzere ellerini çabuk tutmaları lazım. Çünkü orada bebek katliamı yapılıyor. Bebeklerin katledildiği bir dünyada insan haklarından, uluslararası hukuktan bahsetmek mümkün değil." Somali Cumhurbaşkanının oğlunun karıştığı trafik kazası Somali Cumhurbaşkanı Hasan Şeyh Mahmud'un oğlunun İstanbul'da karıştığı trafik kazasına ilişkin soru üzerine Yılmaz Tunç, konunun soruşturma aşamasında olduğunu söyledi. Görüntülere bakıldığında motosikletle giden kişiye arkadan çarpıldığının görüldüğünü, motosikletlinin ölmesi nedeniyle suç vasfının değişmesinin de söz konusu olduğunu anlatan Tunç, "İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığımız bunu mutlaka değerlendirecektir. Çünkü bir vefat var. Trafik kazası görüntülerine baktığımızda da bunu değerlendirecek olan Cumhuriyet Savcılığıdır. Bu noktada gerekli adli işlemler yapılacaktır. Hiç kimsenin şüphesi olmasın." dedi. Hayatını kaybeden sürücüye Allah'tan rahmet, yakınlarına başsağlığı dileyen Tunç, "Eğer ortada bir kusur varsa, suç varsa bunun mutlaka takipçisi olunacaktır. Sıfatı ne olursa olsun hiç önemli değil. Somali Cumhurbaşkanı'nın oğlu da olabilir, sıradan bir vatandaş da olabilir. Kim suç işlemişse kanun karşısında eşittir. Dolayısıyla İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığımız da konuyu takip etmektedir." diye konuştu. Yeni yargı paketi Adalet Bakanı Tunç, yeni yargı paketine ilişkin soru üzerine, Yargı Reformu Strateji Belgesi ve İnsan Hakları Eylem Planı çalışmalarının 3-4 aydır sürdüğünü belirtti. "Yargı Reformu Strateji Belgemiz ve İnsan Hakları Eylem Planı, Türkiye Yüzyılı'nın ilk belgeleri olacak." ifadelerini kullanan Tunç, "Sayın Cumhurbaşkanı'mız kamuoyuyla paylaştıktan sonra o hedefler doğrultusunda biz yasamayı ilgilendiren hususları milletvekillerimizin takdirine sunacağız, yürütmeyi ilgilendiren idari uygulamaları da yürütme olarak hangi bakanlığa düşüyorsa bunların bir hedef olarak gerçekleşmesi için gayret içerisinde olacağız." diye konuştu. Söz konusu kanun paketine ilişkin çalışmaların sürdüğünü bildiren Tunç, düzenlemeler arasında yargı uygulamalarını ilgilendiren birçok hususun yer aldığını aktardı. Yargı Reformu Strateji Belgesini beklemeden önce kanunlaşması gereken hususlar bulunduğunu ifade eden Tunç, "Şunu ifade edebilirim, 60'tan fazla maddeden oluşan bir paket söz konusu, taslak söz konusu. Milletvekillerimiz bunlara yenilerini ilave edebilir ya da uygun görmeyebilir. Takdir onların." dedi. Özellikle cezasızlık algısını ortadan kaldıracak düzenlemelerin yapılması noktasında kamuoyunda büyük bir beklenti bulunduğunu, bu beklentinin karşılanması gerektiğini dile getiren Tunç, sözlerini şöyle sürdürdü: "Suç, işleyenin yanına kar kalmaması lazım. Yani 2 yılın altında cezaya hüküm giyen biri, koşullu salıverme süresiyle beraber denetimli serbestliği de dikkate aldığımızda hiç cezaevinde barındırılmadan tahliye oluyor. Bu da toplumda bir cezasızlık algısına neden oluyor. Bu anlamda denetimli serbestlik süresini otomatik 1 yıl şeklinde değil de bir oran getirerek, beşte 1 olabilir, bu tabii milletvekillerimizin takdirindedir. 1 ay cezası olanın bile 12 gün cezaevinde kalması gerekir diye düşünüyoruz. Bu bizim katıldığımız toplantılarda hep dile getirildi. Yine 2 yıl ceza alan birisinin özellikle koşullu salıvermesi 1 yıl. 1 yılın beşte biri denetimli serbestlik olduğunda da en az 9-9,5 ay gibi cezaevinde kalması, özellikle cezasızlık algısının ortadan kaldırılması açısından önemli diye düşünüyoruz. Teklif yasalaştığında cezası 5 yılın altındaki suçlar bakımından, bu suçları işleyenler bakımından cezaevinde kalma durumu söz konusu olacak." Tazminat Komisyonu Adalet Bakanı Tunç, Anayasa Mahkemesince önce bazı kanunlara ilişkin iptal kararları verildiğini, ayrıca bazı hususlarda da düzenleme yapılması ihtiyacı bulunduğunu dile getirdi. Söz konusu yasal düzenlemelere ilişkin takdir yetkisinin TBMM'de olduğunu hatırlatan Tunç, şunları kaydetti: "Uzun süren yargılamalar, hak mahrumiyeti neticesinde vatandaşlarımız Anayasa Mahkemesine gidiyorlardı. Anayasa Mahkemesinin son bir kararı oldu. Bu karar doğrultusunda da bir düzenleme yapmamız gerekecek. Bu da Tazminat Komisyonu kurulması. Vatandaşlarımız adil yargılanma hakkı, uzun süren yargılamalar neticesinde bir manevi tazminat talebinde bulunacaksa Anayasa Mahkemesine başvurmadan önce Adalet Bakanlığımızca kurulacak olan Tazminat Komisyonuna başvurup, hakkını orada alabilmesi... Komisyon kararı da tabii yargı denetimine açık olacak. Buna benzer çok sayıda düzenleme ihtiyacımız var, bu ihtiyaçlarımızı TBMM'nin takdirine sunacağız. Takdir milletvekillerimizin."
- GENEL AF KONULU GÜNDEMDE MECLİSTE KHK LILAR AİHM KARARLARI VE GENEL AF TALEBİNDE BULUNDULAR
Kanun hükmünde kararname, yasama organının konu, süre ve amacı belirleyen bir yetki kanunu ile verdiği yetkiye veya doğrudan doğruya anayasadan aldığı yetkiye dayanarak, hükûmetin çıkardığı, maddi anlamda kanun gücüne sahip, parlamentonun tasdiki ile şekli ve organik anlamda kanun gücünü kazanacak olan kararnamelerdir
- Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Yunanistan dönüşü değerlendirmeleri
Yunanistan'dan dönerken yerel seçim gündemini yorumlayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, 15 Aralık sonrası aday açıklamalarına başlayacaklarını söyledi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın yurt dışı temasları hız kesmeden devam ediyor. Bu kapsamda, BAE ve Katar dönüşü, ayağının tozuyla Yunanistan ziyaretini gerçekleştiren Cumhurbaşkanı Erdoğan yurda döndü. Komşu ile olumlu yeni bir döneme girilmesine vesile olan ziyaret dönüşü Cumhurbaşkanı, her yurt dışı gezisinden sonra olduğu gibi uçakta önemli değerlendirmelerde bulundu. ABD Başkanı Biden ile görüşme gündemimizde değil. Gazze konusundaki tavırları hepinizin malumu. Bizi ararsa konuşmamız gereken konular neyse onları da biz kendisiyle görüşüp konuşuruz. Ama Yedili temas grubu ABD’den sonra Kanada'ya geçecek. Kanada Türkiye olarak kendilerinden almayı talep ettiğimiz İHA-SİHA kameraları meselesinde tutturmuş “İsveç'te İsveç”… ABD de aynı şeyi söylüyor. Senin kongren varsa, benim de parlamentom var. Sen kongreden geçirdikten sonra F-16 meselesinde adım atacağım diyorsun, benim de parlamentom var. Parlamentomdan geçmeden benim de böyle bir adımı atmam mümkün değil. Eğer biz NATO'da iki müttefik ülkeysek o zaman dayanışma halinde eş zamanlı sen üzerine düşeni yap, Meclisimiz de gereken kararı alır. Olay bu.
- Yerel yönetimlere kentsel dönüşüm çağrısı
Kentsel dönüşüm yapmak isteyen tüm yerel yönetimlerle işbirliğine her zaman hazır olduklarını belirten Özhaseki, şunları kaydetti: "Özellikle İstanbul'daki belediyeler için söylüyorum, ne olur gelin sonuna kadar kapımız açık. 'Bizim partimizden veya değil' demeyin. Geri dönüşüm yapmak istiyorsanız, elimizden geleni yapacağız. Bir an önce projelerinizi hazırlayın. Mahallelerinizi, çöküntü alanlarınızı siz bilirsiniz. Hazırlayıp gelin, elimizden ne geliyorsa parti ayrımı yapmaksızın sonuna kadar yanınızda durup, yardım edeceğim." Denetimlerin daha da sıkılaştırılarak daha güvenli yapılmasını destekleyeceklerini dile getiren Özhaseki, "Artık önümüzde kimse duramaz. Çok hızlı bir şekilde kentsel dönüşüme gireceğiz. Şu ana kadar Türkiye'de 2 milyon 200 bin konutu değiştirdik. 400 binin inşaatı devam ediyor." diye konuştu. Bakan Özhaseki, ayrıca Dünya Bankası'ndan aldıkları 4 milyar lira krediyle Malatya'nın tüm altyapısının yenileneceğini sözlerine ekledi. Özhaseki, beraberindeki Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakan Yardımcısı Vedad Gürgen, Vali Ersin Yazıcı, Büyükşehir Belediye Başkanı Selahattin Gürkan, AK Parti milletvekilleri Bülent Tüfenkci, Abdurrahman Babacan, İhsan Koca, İnanç Siraç Kara Ölmeztoprak, MHP Milletvekili Mehmet Celal Fendoğlu ve diğer ilgililerle temsili olarak 8 ailenin anahtarını teslim etti. Törenin ardından Malatya Valiliğini ziyaret eden Özhaseki'ye kentte yapılan kazılarda çıkarılan "Otlayan Karaca" mozaiğinin replikası hediye edildi.
- Deprem bölgesinde 22 bin konutun daha temeli atıldı
Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Mehmet Özhaseki'nin katılımıyla Malatya'da düzenlenen törenle Kahramanmaraş merkezli depremlerden etkilenen illerde 22 bin konutun daha temeli atıldı. Malatya Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Mehmet Özhaseki, Malatya Büyükşehir Belediyesi Nikah Sarayı'nda düzenlenen "Afet Köy Evleri Anahtar Teslim Töreni"ne katıldı. Deprem bölgesindeki illerin şehir merkezlerinde yapılacak 22 bin konutun temelinin atıldığı törende Özhaseki, hazır olan köy evlerinden 8'inin hak sahibine anahtarını teslim etti. Bakan Özhaseki, buradaki konuşmasında, Türkiye'nin deprem kuşağında olduğunu hatırlattı. Kentsel dönüşüm, altyapı ve üstyapı gerçekleştirirken Türkiye'nin içinde bulunduğu durumu dikkate alarak çalıştıklarını dile getiren Özhaseki, tüm enerjilerini deprem bölgesine ayırdıklarını söyledi. 6 Şubat tarihindeki Kahramanmaraş merkezli depremlerden, yaklaşık 18 milyon insanın zarar gördüğünü anlatan Özhaseki, bölgede ağır hasarlı, yıkılan veya yıkılacak olan yaklaşık 680 bin civarında bina ve 170 bin civarında iş yerinin bulunduğunu aktardı. Deprem bölgesindeki konutların hızla devam ettiğini vurgulayan Özhaseki, şöyle devam etti: "Bakanlık olarak bugüne kadar 200 binden fazla konutun inşaatına başladık. Bu ay sonundan itibaren 40-50 bin tanesi hazır. Evlerimizi en fazla 5 katlı olacak şekilde TOKİ, Yapı İşleri ve Emlak Konut marifetiyle yapmaya başladık. Biz bugün burada temsili olarak hazırlık yapıyoruz ama şu an 46 bin konutumuz verilebilecek ve oturulabilecek durumda. Her ay 10 bin, 20 bin evi yaptıkça vatandaşa teslim edeceğiz. Bunun yanında şehir merkezlerinde 100 bin yeni konuta başlayacağız. 22 bin küsurunu Malatya'da yapıyoruz. Bunun 13 bin tanesi konut, 8 binden fazlası Bakırcılar Çarşısı ve çevresindeki gibi altlar iş yeri, yukarılar konut olarak yapılacak. Bunların her birini en geç 1 yıl içinde teslim edeceğiz." Yerel yönetimlere kentsel dönüşüm çağrısı Kentsel dönüşüm yapmak isteyen tüm yerel yönetimlerle işbirliğine her zaman hazır olduklarını belirten Özhaseki, şunları kaydetti: "Özellikle İstanbul'daki belediyeler için söylüyorum, ne olur gelin sonuna kadar kapımız açık. 'Bizim partimizden veya değil' demeyin. Geri dönüşüm yapmak istiyorsanız, elimizden geleni yapacağız. Bir an önce projelerinizi hazırlayın. Mahallelerinizi, çöküntü alanlarınızı siz bilirsiniz. Hazırlayıp gelin, elimizden ne geliyorsa parti ayrımı yapmaksızın sonuna kadar yanınızda durup, yardım edeceğim." Denetimlerin daha da sıkılaştırılarak daha güvenli yapılmasını destekleyeceklerini dile getiren Özhaseki, "Artık önümüzde kimse duramaz. Çok hızlı bir şekilde kentsel dönüşüme gireceğiz. Şu ana kadar Türkiye'de 2 milyon 200 bin konutu değiştirdik. 400 binin inşaatı devam ediyor." diye konuştu. Bakan Özhaseki, ayrıca Dünya Bankası'ndan aldıkları 4 milyar lira krediyle Malatya'nın tüm altyapısının yenileneceğini sözlerine ekledi. Özhaseki, beraberindeki Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakan Yardımcısı Vedad Gürgen, Vali Ersin Yazıcı, Büyükşehir Belediye Başkanı Selahattin Gürkan, AK Parti milletvekilleri Bülent Tüfenkci, Abdurrahman Babacan, İhsan Koca, İnanç Siraç Kara Ölmeztoprak, MHP Milletvekili Mehmet Celal Fendoğlu ve diğer ilgililerle temsili olarak 8 ailenin anahtarını teslim etti. Törenin ardından Malatya Valiliğini ziyaret eden Özhaseki'ye kentte yapılan kazılarda çıkarılan "Otlayan Karaca" mozaiğinin replikası hediye edildi.
- Yurdun doğu kesimlerinde yarın kuvvetli sağanak bekleniyor
Meteoroloji Genel Müdürlüğünden yapılan açıklamaya göre, beklenen yağışların Diyarbakır, Mardin, Bitlis, Şırnak ve Hakkari çevrelerinde kuvvetli yağmur ve sağanak şeklinde olacağı tahmin ediliyor. Diyarbakır'ın doğusu, Batman, Siirt, Bingöl ve Muş çevreleri ile Siirt'in batısında da kuvvetli ve çok kuvvetli yağmur ve sağanak öngörülüyor. Van'ın güneyi, Hakkari'nin kuzeyi, Bingöl'ün yüksek ve dağlık kesimlerinde ise kuvvetli karla karışık yağmur, yer yer yoğun kar bekleniyor. Sel, su baskını, ulaşımda aksamalar, kar yağışı alması beklenen yüksek ve dağlık kesimlerde don olayı gibi olumsuzluklara karşı dikkatli ve tedbirli olunması gerekiyor.
- Hava almak için çıktığı balkon çöküp öldü! Feci olayın görüntüsü ortaya çıktı
Olay, önceki gün saat 22.00 sıralarında Osmangazi ilçesi Çırpan Mahallesi 2'nci Bilim Sokak'taki 7 katlı apartmanda meydana geldi. Muzaffer Gümüş, iddiaya göre; hava almak için balkona çıktığı sırada balkonun zemini çöktü. Çöken balkon zemini ile 7'nci kattan sokağa düşen Gümüş, ağır yaralandı. Olay, önceki gün saat 22.00 sıralarında Osmangazi ilçesi Çırpan Mahallesi 2'nci Bilim Sokak'taki 7 katlı apartmanda meydana geldi. Muzaffer Gümüş, iddiaya göre; hava almak için balkona çıktığı sırada balkonun zemini çöktü. Çöken balkon zemini ile 7'nci kattan sokağa düşen Gümüş, ağır yaralandı. Çevredekiler Gümüş'ün yardımına koşarken, durum 112 Acil Çağrı Merkezi'ne bildirildi. İhbarla olay yerine polis, itfaiye ve sağlık ekipleri sevk edildi. Gümüş, sağlık ekiplerince özel bir hastaneye kaldırıldı. Olayı duyup bölgeye gelen anne fenalaşırken, hastaneye kaldırılan Gümüş, hayatını kaybetti. OLAY KAMERADA Bursa Cumhuriyet Başsavcılığı'nca başlatılan soruşturma sürerken, olay bir iş yerinin güvenlik kamerasına yansıdı. Görüntülerde; sokaktan otomobillerin geçtiği sırada balkon ile Gümüş'ün yola düştüğü, bir otomobilin enkaz altında kalmaktan son anda kurtulduğu yer aldı. Haber Detay Görsel Slider Öte yandan Muzaffer Gümüş'ün cenazesi, otopsi yapılmak üzere Bursa Adli Tıp Kurumu morguna kaldırıldı. İşlemleri cenaze, defnedilmek üzere Rize'nin Derepazarı ilçesine götürüldü.
- Marmara Denizi’nde 5.1 büyüklüğündeki deprem Bursa, İstanbul ve çevre illerde hissedildi
TSİ 10.42’de Marmara Denizi’nde Gemlik Körfezi’nde bir deprem meydana geldi. Depremin büyüklüğünü Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı (AFAD) 5.1, Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi ise 4.9 olarak açıkladı. AFAD, depremin merkez üssünün Bursa'nın Mudanya ilçesi açıklarında olduğunu duyurdu. Deprem, Bursa’nın yanı sıra çevre illerle İstanbul, Tekirdağ, Çanakkale ve İzmir’de de hissedildi. Aynı noktada 3 dakika sonra bu kez, AFAD'a göre 4.5 büyüklüğünde bir artçı deprem meydana geldi. TSİ 10.42’de Marmara Denizi’nde Gemlik Körfezi’nde bir deprem meydana geldi. Depremin büyüklüğünü Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı (AFAD) 5.1, Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi ise 4.9 olarak açıkladı. AFAD, depremin merkez üssünün Bursa'nın Mudanya ilçesi açıklarında olduğunu duyurdu. Deprem, Bursa’nın yanı sıra çevre illerle İstanbul, Tekirdağ, Çanakkale ve İzmir’de de hissedildi. Aynı noktada 3 dakika sonra bu kez, AFAD'a göre 4.5 büyüklüğünde bir artçı deprem meydana geldi. İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, İstanbul'da 2 ev, Mudanya'da 1 bina çatlağı ihbarı olduğunu, 2 kişinin de merdivenden düşerek yaralandığını açıkladı. Bursa Valisi Mahmut Demirtaş ise 12 kişinin yaşadıkları panik nedeniyle hastanelere başvurduklarını söyledi. Demirören Haber Ajansı'na (DHA) göre depremde, Mudanya'da belediye binası da hasar gördü. İlçedeki riskli binalar arasında bulunan binanın kolonlarında çatlaklar oluştu. Belediye personeli tahliye edildi.DHA'ya konuşan Mudanya Belediye Başkanı Hayri Türkyılmaz, ilçe genelindeki bazı binalarda çatlaklar oluştuğunu ve bazı bacaların devrildiğini söyledi. Türkyılmaz, "Trilye mahallemizde yıkım raporu alınan binalarda duvar yıkılmaları var. En kısa zamanda bu binaların yıkımlarını gerçekleştireceğiz. Cana gelen bir şey olmadı. İlçe genelinde bir olumsuzluk yok. Bütün ekiplerimiz teyakkuz durumunda, incelemelerimizi sürdürüyoruz” dedi.Yer bilimci Prof. Dr. Naci Görür: Gemlik'te önlem alınmalı Bilim Akademisi Üyesi yer bilimci Prof. Dr. Naci Görür ise X'te paylaştığı mesajında depremle ilgili şu yorumu yaptı: "Deprem muhtemelen Zeytinbağı Fayının Gemlik Körfezi içindeki kısmında. Bu fay Kuzey Anadolu Fay Hatı'nın güney kolunun bir parçası. Güney kol yavaş hareket eden ama stres biriktiren bir fay zonu. 1999 depremlerinde tahmin ediyorum stres kaybına uğradı. Biz şimdi depremi kuzey kolda bekliyoruz. Şu an bir sıkıntı görmüyorum ama Gemlik’te önlem alınarak bu yerleşim alanı deprem dirençli hale getirilmelidir."
- Filipinler beşik gibi! 7,6'lık depremden sonra bir büyük sarsıntı daha
Filipinler'in güneyindeki Mindanao bölgesi yakınlarında dün meydana gelen 7,6 büyüklüğündeki depremin ardından Aras-Asan bölgesinde 6,9 büyüklüğünde bir deprem daha meydana geldi. Filipinler'in Aras-Asan bölgesinin 35 kilometre kuzeydoğusunda 6,9 büyüklüğünde deprem meydana geldi. ABD Jeolojik Araştırmalar Merkezi (USGS), Aras-Asan bölgesinin 35 kilometre kuzeydoğusunda 6,9 büyüklüğünde deprem kaydedildiğini duyurdu. TSUNAMİ UYARISI YAPILMADI Yerin yaklaşık 30,5 kilometre derinliğinde meydana gelen depremin ardından tsunami uyarısı yapılmadı. AP'ye konuşan Afet Zararlarını Azaltma Kurumu Başkanı Shieldon Isidoro, Mindanao'da bulunan Davao del Norte bölgesinde sarsıntı nedeniyle evinden kaçan bazı kişilerin yaralandığını söyledi. HAMİLE KADIN 15 METRELİK BETON DUVARIN ALTINDA KALDI Isidoro, kaçanlardan bir hamile kadın, eşi ve kızının depremde çöken 15 metrelik beton duvarın altında kaldığını ve hamile kadının hayatını kaybettiğini belirtti. Kadının eşi ve kızının da hastaneye kaldırıldığını aktaran Isidoro, bölgedeki bir hastaneden yüzlerce hastanın da tahliye edildiğini ancak incelemeler sonucu binada hasar olmadığının tespit edilmesi üzerine geri gönderildiklerini kaydetti.
- Tusunami felaketi gerçek görüntüler Japonya Doğal afet 9,1 Depremden sonra Meydana Gelen Tusunami
Japonya, tarihinin en şiddetli depremlerinden biriyle sarsıldı. Ülkenin kuzeydoğusunda meydana gelen Richter ölçeğine göre, 9.1 büyüklüğündeki deprem 400 kilometre uzaktaki başkent Tokyo'da da yıkıma yol açtı. Sarsıntıyı izleyen tsunami Büyük Okyanusa kıyısı bulunan onlarca ülkeyi alarm durumuna geçirdi. Ulaşım felç, hasar tespiti ve kurtarma faaliyetlerine yardımcı olmak üzere ordu devrede.